Ağız Kokusu

Ağız Kokusu (HALİTOZİS)
Ağız kokusu, rahatsız edici bir sorundur. Bu sorunun diş ve diş eti sağlığı ile ilişkisi olabileceği gibi, sindirim sistemi ile ilgili sebepleri de olabilir. Bu bakımdan, konunun üzerine gidilmesi ve tedavi edilmesi faydalı olabilir. Ağız kokusu tedavisi, diş hekimlerince gerçekleştirilebilen bir uygulamadır.

Halitosiz adı ile bilinen, kişinin nefes verirken ortaya çıkardığı ve çevreye rahatsızlık veren kötü koku halidir. Bireylerin, günlük hayatta yaşadıkları olumsuzluklardan bir tanesidir. Bu durumu yaşayan kişiler, sağlıklı ilişkiler kurmakta zorlanabilirler. İş ya da arkadaşlık fark etmeden, tüm ilişkiler iletişim gerektirir ve bunu sağlayabilmek için kişiler arasında sohbet sağlanır Bu durum özellikle yakın ilişkiler sırasında koku sorunu bulunan kişinin rahatsız olmasına, bulunan ortamda rahat hissetmemeye, ağzını kapatma ihtiyacı olmasına neden olur. Sağlıklı bir şekilde iletişim kurmak için kendinizden son derece emin ve güçlü bir şekilde konuşmak gerekmektedir.

Ağız Kokusu Neden Oluşur?

Ağız kokusuna ağızda yaşayan bakteriler yol açmaktadır. Ağız kokusu nefesteki gazlardan kaynaklanır. Gazlar sülfür bileşenleri, aromatik karbon, nitrojen kökenli bileşenler, amin, yağ asitleri, alkol, keton ve fenil grupları olarak karşımıza çıkar. Bu gazların içerisinde ise sülfür bileşenleri ilk sırada yerini almıştır. Ağzımızdaki bakteriler tarafından üretilmektedirler. Ketonlar ise daha çok akciğer kaynaklı kokunun sebebidirler. Ağız içi ısısı ve asitler bakterilerin çoğalmasını sağlar. Dil yüzeyi pütürlü bir yapıya sahiptir. Bu yüzeyde gıda artıkları, tükürük, ölü dokular, karbonhidrat ve protein birikebilir. Dil arkası ve boğaz, oksijen miktarının çok az olduğu yerler olduğundan bakterilerin bu ortamlarda üremesi de kolaylaşmaktadır. Ağız kokusu oluşmasında tükürüğün de etkisi vardır. Tükürük, oksijenin taşınmasını sağlamaktadır. Tükürükler antibakteriyel etki göstermektedir. Bu yüzden de tükürük azalması kokuya yol açabilmektedir. Yemeklerden önce veya sonra ağız bakımının yapılması oldukça önemlidir. Ağız bakımı yapılırken diş macunu, diş ipi ve ağız çalkalama suları gibi ürünlerin kullanılması önerilmektedir. Ağız bakımı yapılmadığı zaman ortaya çıkan bakteriler uzun sürede ağız kokusu ve çeşitli hastalıklara sebep olabilmektedir. Diş macunları kendi ağız içi sorunlarınıza bağlı olarak tercih etmelisiniz. Aynı zamanda diş fırçalarının 3 ay arayla değiştirilmesi ve diş fırçalama işleminin en az 2 dakika sürmesi gerektiği uzman diş hekimleri tarafından söylenmektedir. Bunların dışında ayrıca takma diş veya ağız cihazı kullanan kişilerin bu ürünlerinde devamlı olarak temizlenmesi oldukça önemlidir.

Aşağıda sıralanmış olan bir takım hastalıklar da ağız kokusuna sebep olabilirler.
Ağız içinde meydana gelen mantar enfeksiyonları
Diş çürükleri
Bağırsak sistemi ve mide hastalıkları
Uzun süre aç ola durumları
Alkol kullanılması
Tütün ürünleri tüketimi
Ağız kuruluğu
Diyabet hastalığı
Geniz eti rahatsızlığı

Ağız Kokusu Tedavisinde Nasıl Bir Yol İzlenmelidir?

Ağızdaki bakterileri azaltmaya yönelik tedaviler yapılmalıdır. Diş ve diş eti tedavide ilk adımdır.
Gargaralar oldukça faydalıdır. Klorheksidin en sık kullanılanlar arasındadır. Fakat uzun süre kullanımı diş ve dil yüzeylerinde lekelenmelere yol açabilmektedir.
Oral hijyen ağız kokusu kontrolünde çok önemlidir. Düzenli diş fırçalamak, diş ipi kullanmak da oldukça önemlidir.
Dilin temiz tutulması da çok kritik öneme sahiptir.
Dil yüzeyinde yarıklar bulunduğu zamanlar bakteri kümelenmesi daha fazla artmaktadır.
Diş protezlerin temizliği de çok önemlidir.
Diş tedavilerinde kullanılan dolguların altında görülmeyen çürükler olabileceğinden, düzenli kontrol yaptırmakta fayda vardır. Çünkü ağız içindeki çürükler de ağız kokularına neden olurlar.
Dolguların arasına yemek artığı kaçarsa bu durumda halitozise neden olabilmektedir.

Eğer ağız ve diş sağlığı iyi bakımı yapılmasına rağmen ağır kokusu kaybolmuyorsa o zaman altta yatan diğer sebeplere bakılması gerekir. Sağlıklı bir bireyin ağız kokusu olmaması için en az yılda iki defa ağız ve diş muayenesi yaptırması önerilmektedir.